Komisyonun boğazlardan geçişle ilgili konularda tam yetkiye sahip olması osmanlı devleti açısından ne demektir



Cevap :

ekonamik anlamda gelir getirir

BOĞAZLAR KOMİSYONU
İstanbul ve Çanakkale boğazları bölgesinin ve rejiminin kontrolü için Sevr(10 Ağustos 1920) ve Lozan (24 Temmuz 1923) antlaşmaları ile kurulmuş olan milletler arası komisyon.

Komisyon Fransa,İngiltere,İtalya,Japonya,Romanya,Y unanistan,ABD(girmek istediği takdirde) ve Milletler Cemiyetine üye olurlarsa Bulgaristan ve Rusya delegelerinden

kurulacaktı.Fransa,İngiltere,İtalya,Japonya,ABD ve Rusya ikişer;Romanya,Yunanistan ve Bulgaristan birer oya sahip olacaktı. Sevr antlaşmasının 38. Ve 61.madderlerinde söz konusu olan komisyon;Çanakkale ve İstanbul boğazları arasında kalan ve boğazların üç mil kadar açıklarına kadar olan sularda ve gerektiğinde kıyılarda faaliyette bulunacaktı. Boğazlardan geçen gemileri rusuma ve tekâlüfe tabi tutmak hakkı ve bunlardan elde ettiği gelirleri sarf etmek yetkisi;ayrıca istikraz aktetmek yetkisi bulunacaktı. Boğazlardan geçiş bakımından gerekli bütün tedbirleri almak,gerekli Sağlıkteşkilâtını kurmak ve sağlık hizmetlerinde bulunmak gibi çeşitli yetki ve görevleri bulunacaktı. Komisyon faaliyetlerini yürütürken mahalli hükümetten tamamen bağımsız olarak hareket edebilecekti.

Sevr antlaşması Osmanlı hükümeti tarafından kabul edildiği halde Türkler milli mücadele başlatarak,bu barışı tanımadılar ve böylece Sevr barışı gereğince kurulması ve faaliyet göstermesi gereken Boğazlar komisyonu faaliyete geçemedi. Lozan Konferansı'nda;önce İtilâf Devletleri Sevr antlaşmasında olduğu gibi Boğazlar komisyonunun kurulması ¤¤¤ini savunmuşlarsa da Türk delegasyonunun itirazı üzerine ısrardan vazgeçerek Türk ¤¤¤ini kabul ettiler. Sevr barışına göre,Türklerin malı bulunan boğazlarda seyrüseferi kontrol ve idare edecek komisyonda bir Türk delegesinin oy hakkına sahip olarak bulunmayışı gibi bir ayrılığa karşılık Lozan antlaşmasında Türk delegesinin daimi başkanlığı altında bir Boğazlar komisyonu kurulacak;bu komisyonda Fransa,İngiltere,İtalya,Japonya,Romanya,Bulgarista n,Yunanistan,Rusya ve Yugoslavya'nın tayin ettiği delegelerde yer alacaktı

ABD ile Karadeniz'de kıyısı bulunan bağımsız devletler sözleşmeye katıldıkları takdirde komisyonda temsil olunmak hakkı kazanacaklardı. Komisyonun görevi hükümlere tam olarak uyup uymadıklarını kontrol etmekten ibaretti. Boğazlar komisyonu Milletler Cemiyeti'nin himayesi altında bulunacak;ticaret ve seyrüsefer bakımından faydalı her türlü bilgiyi bu teşkilâta bildirecekti. Boğazlar komisyonu Türk Hükümetinin boğazlarda seyrüsefer meseleleriyle uğraşan makamlarıyla da devamlı temasta bulunacaktı.

20 Temmuz 1936 tarihinde yapılan Montreux(Montrö) antlaşmasıyla Boğazlar Komisyonu kaldırıldı ve bu komisyonun görev ve yetkileri Türkiye Cumhuriyeti'ne devredildi. Mukavele hükümlerinin iyi bir şekilde uygulanmasına Türkiye Cumhuriyeti'nin nezaret etmesi kabul edildi.