MÜKELLEF NEDİR?
Dinî hükümlerle yükümlü tutulan, düşünce, söz ve davranışlarına bir takım dünyevî, uhrevî, dinî ve hukukî sonuçlar bağlanan insan demektir Mükellefiyetin temel şartı ehliyet, yani kişinin dinî, hukukî sorumluluk taşımaya elverişli olmasıdır Mükellefin ehil olması ise, kendisine yöneltilen hitabı anlayabilecek ve bu hitabın anlamını tasavvur edebilecek güçte bulunması ile olur Hitabı anlayabilme ise akıl ile mümkündür Ancak aklın varlığı gizli ve seviyeleri de farklıdır; bu nedenle her seviyedeki akıl mükellefiyet için yeterli olmaz Bu sebeple, aklın kişinin mükellef tutulabilmesi için yeterli olgunlukta kabul edilmesi için buluğ ölçü kabul edilmiştir Kişinin dinî, hukukî sorumluluk taşımaya elverişli olması için ne gibi şartların aranacağı hususu, iman, ibadet, toplumsal ödevler ve sorumluluklar gibi farklı alanlarda bazı farklılıklar göstermektedir Bunlar da fıkıh kitaplarında ehliyet başlığı altında incelenmiştir (bk Ehliyet) (İP)
Mükellef olmanın şartları nelerdir?
Mükellefin İşleri
Mükellefin İşleri (Ef'âl-i Mükellefin)
1 Farz: Dinen yapılması kesin delillerle emredilen şeye farz denir
Farzın hükmü: Yapan sevap kazanır, özürsüz olarak yapmayan azabı hakeder İnkâr eden ise dinden çıkmış olur
1a Farz-ı Ayın: Her mükellefin yapması gereken farz demektir Namaz kılmak, oruç tutmak gibi1b Farz-ı Kifaye: Bazı mükelleflerin yapmasıyle diğerlerinin yapması gerekmeyen farz demektir, cenaze namazı gibi
2 Vacip: Delil yönünden farz kadar kesin olmamakla beraber, yapılması istenen şeydir Vitir ve bayram namazlarını kılmak ve kurban kesmek gibi
Vacibin hükmü: Yapan sevap kazanır, özürsüz olarak yapamayana azap gerekir Ancak kesin delil ile sabit olmadığı için, farzda olduğu gibi vacibi inkar eden dinden çıkmış olmaz
3 Sünnet: Peygamberimizin farz ve vacip olmayarak yaptıklarına ve yapılmasını tavsiye ettiklerine denir
3a Sünnet-i Müekkede: Peygamberimizin çoğu zaman yaptığı ve bazen de terkettiği sünnete denir Sabah, öğle ve akşam namazlarının sünnetleri gibi 3b Sünnet-i Gayri Müekkede: Peygamberimizin arasıra yaptığı sünnete denir İkindi namazının sünneti ve yatsı namazının ilk sünneti gibi
4 Müstehap: Peygamberimizin bazen yapıp bazen yapmadığı şeye denir
Müstehabın hükmü: Yapan sevap kazanır, yapmayan sevabtan mahrum olur
5 Mübah: Mükellefin, yapıp yapmamakta serbest olduğu şeye denir Oturmak, yürümek gibi
Mübahın hükmü: Yapan sevap kazanmaz, yapmayan da günah işlemiş olmaz
6 Haram: Dinen yapılmaması kesin olarak emredilen amellerdir Hırsızlık yapmak, içki içmek gibi
Haramın hükmü: Haram olan bir şeyi yapan günahkar olur, haramdan kaçınan sevap kazanır Haram olan bir şeyi helal sayan ise dinden çıkar
7 Mekruh: Delil yönünden haram kadar kesin olmasa da yapılmaması istenen şeye denir
8 Müfsid: Başlanmış olan bir ibadeti bozan şeye denir Namaz kılarken gülmek, oruçlu iken bilerek yiyip içmek gibi