OXFORD- Aim High- Students Book 2- Sayfa 5'te definitions eşleştirmeleri var

Ben bunları yaptım ama doğrumu emin değilim,türkçeye çevirirken ve kelimeleri eşleştirirken hata yaptığımı düşünüyorum,hatalarımı bulup bana söyleyin lütfen.

 

(Normalde ingilizce cümleler ve metnin içinde ingilizce kelimeler vardı)

 

Prevents something bad from happening. avoid: kaçınmak

Kötü olayları önler.

 

Considered to be acceptable and correct. respectable:saygın

Kabul edilebilir ve doğru olduğu kabul edilir.

 

Clothes that are for informal situations. casual:resmi olmayan

Resmi durumlar için olmayan giysiler

 

To go to or be present at an event or activity. fashionable:modaya uygun

Gitmek veya bir olay veya faaliyette şu an olmak

 

Something damaged by pulling it apart. torn:yırtılmış

Bir şey, onu ayrı çekerek zarar verdi

 

To form an opinion about something, using the information you have. attend:katılmak

Bir şeyin hakkında bir düşünceyi oluşturmak, senin, sahip olduğun bilgiyi kullanmak

 

Ideas that are sometimes wrong, about what someone or something is like. judge:yargılamak

Birisinin neye veya kime benzediği hakkında yanlış fikirler.

 

Opinions or feelings that you show by your behaviour. attitude:tavır

Senin, senin davranışın ile gösterdiğin düşünceler veya duygular.

 

The name of a product made by a particular company. brand:marka

Özel bir şirket tarafından yapılan bir ürünün adı

 

To use your money in a way that is good for you. invest:yatırım yapmak

Senin için iyi olan bir yolda senin paranı kullanmak

 

Popular at a particular time. stereotype:klişe

Belirli bir zamanda popüler.

 

The people who work for a particular company or organization. staff:çalışan

Özel bir şirket veya organizasyon için çalışan insanlar

 

To think that something will happen. expect:sanmak

Bir şeyin, olacak olduğunu düşünmek

 

A set of rules about what people should wear. dress code:kıyafet zorunluluğu

İnsanlar ne giymeli hakında kurallar.

 

The belief that you can do things well. confidence:kendine güven

İyi şeyler yapabildiğine inanmak.