Cevap :
"Gerçeklerin fikir çatışmalarından doğduğu bilinen bir şeydir. İyi eğitim görmemiş veya gördüğü eğitimi hazmedememiş bazı kişiler vardır. Bunlar, her düşündüklerini tek doğru olarak kabul eder; çevrelerindekileri de kendileri gibi düşünmeğe zorlarlar. Bunun çok yanlış bir tutum olduğu apaçıktır.
Olgun insan, kendinin olduğu kadar başkalarının da düşünce ve fikirlerine saygı duyar; onlara önem verir. Düşüncenin niteliği, sonsuza kadar genişlemesidir. Biz bir fikir yaratır veya bir yargıya varırken bazı durumları hesaba katmayabilir, ihmal edilmemesi gereken noktaları unutabiliriz. Bunlar, başkalarının düşünceleri ve uyarmalarıyla aklımıza gelebilir. Yalnız el elden değil; kafa da kafadan üstündür.
Başkalarını kendimiz gibi düşünmeye zorlarsak, çevremizdeki dalkavuk sayısını artırdığımız gibi, yanılmış ve aldanmış olmak kaderinden de kendimizi kurtaramayız. Çeşitli sebeplerle bir şey hakkında düşüncelerimiz sakat veya yanlış olabilir. Karşı bir düşünceyle karşılaştığımız zaman hemen alabora olmamıza gerek yoktur. İnsanın hatasını kalabalık bir ortam içinde de olsa kabul edebilmesi olgunluktur. Asıl hata, kibir ve büyüklük yüzünden körü körüne yanlış düşüncede ısrar etmektir."
Başkalarına özenen insan yalınlıktan ve özgünlükten uzak olur.
Kendi hayatını yaşayamayacağı gibi bbir süre sonra kendinden uzaklaşmaya ve mutsuz olmaya başlar. Kendisi ve çevresi oldukça rahasız olur toplumdan uzaklaşır.Bir süre sonra etrafındaki kişiler ondan uzaklaşmaya başlar. -