anlatmaya bağlı edebi metinler



Cevap :

Anlatmaya Bağlı Edebi Metinler:
Anlatmaya bağlı edebı metinler destan, masal, halk hikayesi, mesnevi, manzum hikaye, hikaye ve romandır. Göstermeye bağlı edebı metinler de tiyatro genel başlığı altında toplanmaktadır. Geleneksel Türk tiyatrosundan ortaoyunu ve Karagöz, modern tiyatrodan da oyun, dram, trajedi göstermeye bağlı edebi metinlerdendir. Her iki gruptaki metinlerin ortak özellikleri, insana özgü bir gerçekliğin kurmacanın imkanlarıyla yorumlanması, dönüştürülmesi; bir olay örgüsünde birleşip bütünleşerek bir araya gelen kişi, mekan, zaman gibi ögeler yardımıyla insana özgü soyut gerçekliğin somutlaştırılmasıdır. Anlatmaya bağlı edebı metinler ile göstermeye bağlı edebı metinler arasındaki temel farklılık anlatma ve gösterme kelimeleriyle ifade edilen anlatma biçimlerindedir. Anlatma esasına bağlı edebi metinler, yaşadığımız dünyada gerçekleşmiş veya gerçekleşen bir olayı, görünüşü olduğu gibi anlatmazlar. Sanatçı dış dünyadan aldığı gerçekliği, kendi duygusu, iç dünyası, yaşadığı dönemin özellikleriyle ve düşünceleriyle yoğurur; yaptığı seçimi okuyucunun hizmetine sunar. Bunu yaparken anlatacağını bir olay çevresinde ve bir anlatıcı ile oluşturur. Anlatmaya bağlı metinlerde üzerinde yaşadığımız dünyada görülen varlık, eşya, insan ve olaylardan hareketle yeni bir evren anlatılmaktadır. Bu evrene kurmaca evren olarak adlandırılır. Edebı metinlerin özelliklerinden biri kurmaca oluşlarıdır.Amaçları okuyucu veya dinleyicide estetik yaşantı uyandırmak, böylece onları zenginleştirmektir. Anlatma esasına bağlı ilk metin türü masal ve destandır. Olay çevresinde gelişen anlatma esasına bağlı metinlerin gelişimi masal ve destandan modern tarz romana uzanan bu çizgidir. 

DESTAN
Destanlar, önemli tarihselolayların efsaneleşmiş hikayeleridir. Milletlerin tarih öncesi dönemlerindeki kuraklık, göç, deprem gibi büyük felaketlerini dile getiren destanlar bu bakımdan millı ve anonim ürünlerdir. Edebı turlerin çoğunluğuna kaynaklık eden destanlar, tarih öncesi dönemlere ait toplumları yöneten güçlerin maceralarını anlatırlar. Iran'da Firdevsi'nin yazdığı Şehname, Yunan'da Homeros'un Ilyada ve Odise, Finlilerin Kalavela, Hintlilerin Ramayana ve Mahabbarata destanları ünlüdür. Türk destanları da Islamiyet'ten önce ve sonra olmak üzere iki kısımdadır. Yaratılış Destanı, Saka Destanı, Hun-Oğuz destanları ıslamiyet öncesinin; Manas, Battal Gazi, Köroğlu destanları da ıslamiyet sonrasının önemli destanlarıdır. 

MASAL
yazarı belli olmayan, olayları bilinmeyen bir ülkede ve zamanda geçen, içinde olağanüstü olayların geçtiği, kendine özgü bir anlatım biçimi olan edebı metinlerdir. Anonim olan masalların, ağızdan ağza nakledildiği için kendine özgü bir anlatım biçimi ve planı oluşmuştur. Başlangıçları ve sonuçları kalıplaşmıştır. Başlangıçta döşeme denilen, bir varmış bir yokmuş gibi tekerlerneyi andıran bir söyleyiş; sonuçta da gökten üç elma düştü gibi dua çevresinde iyilere armağan kötülere ceza verdiren bir geleneği oluşmuştur. 
Halk hikayeleri; bir takım tarihsel şahsiyetlerin, aşıkların, halk arasında ünlü olmuş kahramanların serüvenlerini, maceralarını anlatan hikayelerdir. Kesin bir tarihselolay söz konusu değildir. Nazım ve nesir karışıktır. Aşk ve kahramanlık konularını anlatırlar. Anlatıcılarına meddah denir. Aşık Garip, Kerem ile Aslı, Arzu ile Kamber en çok bilinen halk hikayeleridir. 

MESNEVİ
Mesnevi; uzun aşk maceralarının, öğütlerin ve çeşitli konuların anlatıldığı; her beyti kendi içerisinde
kafiyeli eski Türk edebiyatı nazım biçimidir. Bir olayı anlatmak çevresinde oluştukları için, edebiyatımızın ilk roman örnekleri olarak da kabul edilirler. 

MANZUM HİKAYE
Manzum Hikaye; bir mekan, bir zaman ve kişiler etrafında gelişen olay örgüsünü şiir halinde anlatan nazım biçimidir. Türk edebiyatında Tanzimat sonrasında gelişen bu türün en güzel örneklerini Tevfik Fikret ve Mehmet Akif Ersoy vermiştir. 

HİKAYE
Hikaye; dış dünyada karşılaşabileceğimiz türden olayları, kurgulayarak, belirli bir hacim içerisinde anlatan metinlere denir. Dünyada Guy de Maupassant ve Çehov kendi isimleriyle özdeşleşen iki hikaye tarzı oluşturmuşlardır. Maupassant tarzında olaylar, Çehov tarzında da durum belirginleştirilir. Türk edebiyatında ilk hikaye örneklerini Samipaşazade Sezai ve Halit Ziya Uşaklıgil vermişlerdir. Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Ömer Seyfettin, Sait Faik Abasıyanık, Memduh Şevket Esendal, Sabahattin Ali, Orhan Kemal, Tarık Buğra, Haldun Taner önemli hikayecilerimizdendir. 

ROMAN
Roman; Anlatma esasına bağlı metinlerin en gelişmiş olanı romandır. Mekan, zaman ve kişiler etrafında gelişen geniş ve kapsamlı olay örgüsü, yazarın sözünü teslim ettiği bir anlatıcı tarafından okuyucuya aktarılır. Romanları konuları bakımından macera, tarihsel, töre, psikolojik, ideolojik gibi alt başlıklara ayırmak da mümkündür. Dünyanın tanınmış romancıları arasında Cervantes, Balzac, Stendhal, Tolstoy, Dostoyevski, Gorki, Turgenyev, Dickens, Flaubert, Steinbeck sayılabilir. Türk edebiyatına roman, Tanzimafla birlikte gelmiştir. İlk roman örneği olarak Şemsettin Sami'nin Taaşşuk-ı Tal'at ve Fitnat (1872) adlı eseri kabul edilmektedir. Namık Kemal, Ahmet Midhat Efendi, Recaizade Ekrem, Nabizade Nazım, Halit Ziya Uşaklıgil, Mehmet Rauf, Hüseyin Rahmi Gürpınar, Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Refik Halit Karay, Halide Edip Adıvar, Reşat Nuri Güntekin, 'Peyami Safa, Tarık Buğra, Ahmet Hamdi Tanpınar, Samim Kocagöz, Kemal Tahir, Orhan Kemal, Yaşar Kemal, Attila ılhan, Oğuz Atay, Adalet Ağaoğlu, Selim İleri, Buket Uzuner, Orhan Pamuk edebiyatımızın önde gelen romancılarımızdandır .