Cevap :
Yılbaşıydı. Royston Köşkündeki konuklardan yaşça büyük olanlar geniş salonda toplanmışlardı.
Bay Satterthwaite gençler gidip yattıkları için memnundu. Sürüyle genci birarada görmekten hoşlanmazdı. Onların basit, incelikten yoksun kimseler olduklarını düşünürdü. Bay Satterthwaite artık inceliği olan her şeyden git gide daha çok hoşlanmaya başlıyordu.
Bay Satterhwaite altmış iki yaşındaydı, biraz kamburu çıkmış, kupkuru bir adamdı. Merak dolu yüzü garip biçimde sanki cinmiş gibi bir ifade taşırdı. Başkalarının yaşamlarına karşı oldukça yoğun bir ilgi duyardı. Sözün gelişi bütün yaşamı boyunca ön sıralarda oturmuş ve gözlerinin önünde sergilenen insana ilişkin bütün dramları seyretmişti. Her zaman bir seyirci rolü oynamıştı. Ama şimdi, yaşlılık onu pençesine aldığı için artık hiçbir şeyi beğenmez olmuştu. Artık daha farklı şeyler istiyordu.
Bay Satterthwaite'in bu açıdan gerçekten yetenekli olduğu kuşku görmezdi. Yaşlı adam çevresinde gelişen her ayrıntıyı hemen sezerdi. Neredeyse bir savaş atı gibi kokuyu alırdı. Satterthwaite o gün öğleden sonra Royston'a geldiğinden beri o garip önsezi canlanmış ve ona hazır olmasını fısıldamaya başlamıştı. İlginç bir şeyler oluyordu. Ya da olacaktı.
Yılbaşıydı. Royston Köşkündeki konuklardan yaşça büyük olanlar geniş salonda toplanmışlardı.
Bay Satterthwaite gençler gidip yattıkları için memnundu. Sürüyle genci birarada görmekten hoşlanmazdı. Onların basit, incelikten yoksun kimseler olduklarını düşünürdü. Bay Satterthwaite artık inceliği olan her şeyden git gide daha çok hoşlanmaya başlıyordu.
Bay Satterhwaite altmış iki yaşındaydı, biraz kamburu çıkmış, kupkuru bir adamdı. Merak dolu yüzü garip biçimde sanki cinmiş gibi bir ifade taşırdı. Başkalarının yaşamlarına karşı oldukça yoğun bir ilgi duyardı. Sözün gelişi bütün yaşamı boyunca ön sıralarda oturmuş ve gözlerinin önünde sergilenen insana ilişkin bütün dramları seyretmişti. Her zaman bir seyirci rolü oynamıştı. Ama şimdi, yaşlılık onu pençesine aldığı için artık hiçbir şeyi beğenmez olmuştu. Artık daha farklı şeyler istiyordu.
Bay Satterthwaite'in bu açıdan gerçekten yetenekli olduğu kuşku görmezdi. Yaşlı adam çevresinde gelişen her ayrıntıyı hemen sezerdi. Neredeyse bir savaş atı gibi kokuyu alırdı. Satterthwaite o gün öğleden sonra Royston'a geldiğinden beri o garip önsezi canlanmış ve ona hazır olmasını fısıldamaya başlamıştı. İlginç bir şeyler oluyordu. Ya da olacaktı.