düşünce özgürlüğünün anayasada güvence altına alınması neden önemlidir?

Cevap :

eğer düşünce özgürlüğü olmasa idi kimse düşüncesini söyleyemezdi 

Onaylanmış Cevap

Düşünce, bilim ve sanat özgürlüğü anaya­sa ile güvence altına alınmıştır. Demokratik bir yapıya sahip olan anayasamızın 27.maddesin­de yer alan “Herkes bilim ve sanatı serbestçe öğrenme, açıklama, yayma ve bu alanlarda her türlü araştırma hakkına sahiptir.” maddesi bilim­sel araştırma yapmak isteyen herkesin önünü açmıştır.

Tarihte Monarşik ve baskıcı yönetim an­layışında özgür düşünce anlayışı yoktu. Bilim adamlarının düşüncelerine önem verilmez, hat­ta ölümle cezalandırılırlardı. Avrupa’da Röne­sans, Reform ve Aydınlanma Çağı ile birlikte dü­şünce hayatı gelişmişti. İslam dünyasında her zaman düşünce hayatına ve bilim adamlarına saygı duyulmuştur. Günümüz biliminin gelişme­sinde etkili olan ve eserleri hâlâ ders kitabı ola­rak okutulan önemli İslami bilim adamları yetiş­miştir.

Türklerde, imparatorluktan Cumhuriyete geçiş döneminde demokratik gelişmeler yaşan­mıştır. Halk yönetime katılmış, sivil kuruluşlara önem verilmeye başlanmış, kişisel hak ve öz­gürlükler zamanla güvence altına alınmaya başlamıştır.

Cumhuriyet devrine gelindiği zaman, Ata­türk ilke ve inkılâpları, demokratik, laik, sosyal ve çağdaş çerçevede hazırlanan anayasamız, bilim ve sanata önem vermiştir. Yukarıda sözü­nü ettiğimiz anayasanın 27.maddesi bu anla­yışın göstergesidir.

Atatürk “Gözlerimizi kapatıp tek başına ya­şadığımızı düşünemeyiz. Memleketimizi bir çember içine alıp dünya ile alakasız yaşaya­mayız. Aksine yükselmiş, ilerlemiş medeni bir millet olarak medeniyet düzeyinin üzerinde ya­şayacağız… Bu hayat ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise orada olacağız ve her millet fer­dinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur” diyerek bilimin önemini göster­miştir.

Bilim insanlığın ortak mirasıdır. Dünyada ortaya çıkan bilimsel gelişmelerden her zaman haberdar olmalıyız. Teknolojik ve bilimsel olarak gelişme gösteren bir ülkeden yararlanmalıyız. Bunun yanında bilimsel kurumlara ve bilimsel çalışma yapan bilim adamlarına devlet, maddi ve manevi destek vermelidir.

2006 yılında, kurulması öngörülen 15 tane üniversitenin birçoğunun açılması, ülkemizde bilime verilen önemin göstergesidir