Cevap :
kast sisteminin nedenleri toplumda insanların ekonomik ve sosyal durum bakımından ayrıcalıklı halkın farklı haklar istemesi
konar göçer yaşam biçimi nedeni hayvancılıkla uğraşan toplumların havyanlarına rahat bir hava ve geniş çayırlıklar bulmak için göç etmesi
töre hukuku gelişmesi nedeni yazının olmadığı zamanlarda toplumda ahlaki değerlerin korunması amacıyla yapılan sözlü kurallara ihtiyaç duyulması
yeni fetihlerin nedeni: cihat anlayışı ya da da bir milletin insanlarını bir bayrak altında birleştirmek daha fazla sömürge elde etmek amacı ile ihtiyaç duyuldu
Toplumsal tabakalaşmanın bir türüdür. Belirli soy, meslek veya aileden gelen insanların saflık (purİty) derecelerine göre farklı toplum katmanları halinde birbirinden ayrılmalarını ifade eder. Bu durum giderek, aynı kast içinde olanların daha az saf olan başka kastlarla evlenmemesi, onlardan kendi mesleki sınıflarına insan sokmaması ve siyasi alanda kendi dışındakilere yönetimde yetki vermemesi noktasma kadar gelir. Bu saflık, arınma ayinlerinin kurallarıyla belirlenir. Kast sisteminin en alt tabakası “dokunulmaz” olarak tanımlanır, çünkü onlar dini arınmayı sağlayan ayinleri ifa etmekten men edilmişlerdir. Kast sistemi temelde, servet ve saygınlık sahibi olmanın arınma ayinlerini ifa etmekten yasaklanmış olan toplumsal gruplara kapalıda*. Bu ayin kuralları dışardan evlenmeme kuralıyla yasağı daha da güçlendirmiştir.
Bazı kaynaklarda kastın sadece Hindistan’daki kabileler ve meslekler arasında gelişmiş olduğu söyleniyorsa da, özellikle Batı’da da açık bir biçimde görülmüştür. Mesela eski Yunan ve Roma’da köylü, asker, din adamı ve esnaf sınırı, kastı andıran bir yapı göstermektedir. Bütün bunların altında, köle denilen İkinci sınıf insanlar bulunmaktadır. Esnaf sınıfının belirli bir dönemden sonra güç ve varlık kazandığı gözönüne alınırsa; askerlerin ve din adamlarının toplumun en üst ve saygıdeğer kesimleri olduğu açığa çıkar.
Toplum katmanlarının bu şekilde birbirlerinden kesin hatlarla ayrılması ve kat-manlararası sosyal etkileşimin bulunmaması, sosyal yapıyı sağlam bir hale getirmeye engel olur. Sık sık smıflararası çatışmalar olur. İnsanların tabii gelişme ve İlerlemelerinin önüne setler çekilir. İnsan bilgi ve zekası değerlendirilmediği gibi, üstün kastlara mensup insanların keyfî ve anormal isteklerine meşruluk kazandırılmış olur.
Kast sistemi son derece yapay ve keyfi bir sistemin gelişmesine imkân hazırlaması nedeniyle tarihte birçok zulüm ve huzursuzlukların ortaya çıkmasına yol açmıştır. Ezilen ve hakkı elinden alınan büyük kitleler, bu zoraki ve haksız güç sahiplerinin baskısından kendilerini kurtarmak İçin uzun mücadeleler vermiş, çok sayıda insan hayatını kaybetmiştir.
Kast, kapalı bir hiyerarşik sosyal sınıf olarak adlandırılacak olursa, “sınıftan üç yönden farklı olduğu görülür. Birincisi, sınıf daha az kapalıdır. İkincisi sınıfta kana-ata dayanan bir değer bulunduğu halde, kast’ta kanuni hale getirilmiş bir varlık ve belli imtiyazlar vardır. Üçüncüsü, Kast’m din bakımından farklı oluşu sözkonusudur, Hindistan’da kast, bütün sosyal, siyasi ve dini düzenin temeli sayılmıştır. Kast rejiminin kurumlaşmasında Brahman rahiplerinin büyük rolleri olmuştur. 1947 reformu kast rejimini ortadan kaldırmakla beraber, Hindistan’ın kır kesimlerinde kast rejimi hala varlığını sürdürmektedir.