Uçan sınıfta olayın geçtiği yerler acil lütfen :) SAÇMA YAZANI ŞİKAYET EDERİM 



Cevap :

seviyorlan cesur vcaklaştılar. Konuşmalarının büyük b**ümünü kahramanlarımız oluşturuyordu. İkisi de serbestti, o da ailesi olmadığı için) yasaktı. Bakalım ne olacaktı?

Yine, bu akşam piyes de oynanacaktı, önceden iki prova da*ha yapıp iyice hazırlandılar. Sonra, hep birlikte Uli’yi ziyaret edip, ona moral verdiler.
Nihayet piyes vakti geldi. Çok güzel oynadılar. “Sigara içmez” de seyirciler arasındaydı. Sonra Justus, asıl mesleği doktor*luk olan “Sigara İçmez” in, bundan böyle okul doktoru olarak gö*rev yapacağını söyleyince, çocuklar “Hurra” diye havaya fırladı*lar. Çok güzel bir akşam geçirmişlerdi.
Gece, Justus ve Sigara İçmez, beraber yatakhaneleri gezer*ken, Martin’in bir şeyler mırıldandığını fark edip, biraz eğildiler. Uykusunda, “Ağlamak kesinlikle yasaktır.” diye sayıklıyordu.
24 Aralık günü, ortalık tam bir ana baba günü İdi. İnenler, çıkanlar, koşturanlar… Matthias, Uli’ye veda etti. Johnny, UU ile beraber kalacak diye seviniyordu. Martin ise hiç gözükmemişti.
Bütün el ayak çekilmiş, Justus son kontrol gezintisini yapı*yordu. Martin’i gördü. Sıkıştırınca, Martin hıçkıra hıçkıra ağla*maya başladı. Olup biteni öğrenince, zorla ona para verip evine gitmesini söyledi. Martin’in eski keyfi yerine gelmişti. Uli’nin yanına çıkınca, anne ve babasının ziyarete gelmiş olduklarını gördü. Hepsi ile vedalaştı.
Noel akşamı, her tarafta koyu bir kış hüküm sürüyordu. Martin’in anne ve babası, camın önünden hem dışarıya bakıyor, hem de sohbet ediyorlardı. “Martın ne yapıyor acaba?” dedi, annesi. Babası da “Umarım ağlamıyor dur.” deyince, “Bana söz vermişti, ağlamayacaktı, gerçi ben de hep ağladım ya…”
Kapı çalar gibi oldu. Bir daha… Kim olabilirdi acaba? Kadın kapıyı açtı, Martin karşısındaydı. Sevinçleri görülmeye değerdi.
Martin’in kendi eliyle, öğretmenine yaptığı kartpostalın ar*kasına babası şunları yazdı: “Sayın Bökh, bize verdiğiniz bu canlı Noel armağanı için size sonsuz teşekkürler…”