Cevap :
Türkiye'de : 2873 sayılı Millî Parklar Kanununun 2. maddesinin “Tanımlar” bölümünde, korunan alanlardan Millî Parkın tanımı şöyle yapılmaktadır:
"Millî Park: Bilimsel ve estetik bakımdan, millî ve milletlerarası ender bulunan tabiî ve kültürel kaynak değerleri ile koruma, dinlenme ve turizm alanlarına sahip tabiat parçalarıdır."Millî Park kavramı ve uygulaması dünyada ilk kez, 1872 yılında ABD'nde 899 100 ha büyüklüğündeki “Yellowstone Millî Parkı” ilanını sağlayan özel bir kanunla başlatılmıştır.
Türkiye'de de; 31 Ağustos 1956 tarihinde kabul edilen 6831 sayılı Orman Kanununun
"VI. Milli parklar:" başlığı altındaki 25. maddesinde "Orman Genel Müdürlüğü"; mevkii ve özelliği dolayısıyla lüzum göreceği ormanları ve orman rejimine giren sahaları; bilim ve fennin istifadesine tahsis etmek, tabiatı muhafaza etmek, yurdun güzelliğini sağlamak, toplumun çeşitli spor ve dinlenme ihtiyaçlarını karşılamak, turistik hareketlere imkân vermek maksadıyla, milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma sahaları ve orman mesire yerleri olarak ayırır, düzenler, yönetir ve gerektiğinde işletir veya işlettirir.denilerek Milli Park kavramı ilk kez yasal zeminde yerini almıştır.
6831 sayılı Orman Kanununun 25. maddesinin ilk uygulaması ise, 1958 yılında ilan edilen Yozgat Çamlığı Millî Parkı'nın ilanıdır.
Türkiye'de 2008 yılı sonu itibarıyla 40 adede ulaşan Millî Parkların toplam alanı, ABD'nde bulunan ve 899100 ha büyüklüğündeki Yellowstone Milli Parkı'nın toplam alanı ile hemen hemen aynı büyüklüktedir.
Başlığın diğer anlamları için Çevre sayfasına bakınız.Çevre, insanların ve diğer canlıların yaşamları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde bulundukları, fiziki, biyolojik, sosyal, ekonomik ve kültürel ortam ve içinde yaşadığımız doğal ortamdır.
Yani kısaca canlı varlıkları etkileyen dış tesirlerin tümüne çevre denir. Çevre geleceğimiz icin çok önemli katkılarda bulunur. Eğer çevremizi kontrol altında tutamazsak, bu bizim için ilerde pişman olunacak bir duruma gelir.
Yaşam ve çevre birbirlerine bağlı iki önemli unsurdur.
İnsan yaşamı ve doğal yaşam çeşitli dengeler üzerine kurulmuştur. İnsanın çevreyle oluşturduğu ilişki en büyük dengelerden biridir. Bu sistemler arasındaki ilişkiler çoğunlukla kişiler tarafından fark edilmeyecek kadar uzun ilişki halkalarıyla birbirine bağlı ve uzun süreli olabilmektedir.
Bu doğal sistemlere dışarıdan gelebilecek etkiler sonucu doğal dengeyi oluşturan zincirin halkalarında meydana gelen kopmalar zincirin tamamını etkileyerek bu dengenin olumsuz yönde etkilenmesine neden olacaktır.
Bu makale; Türkiye’de doğal, tarihi ve kültürel temelli çevre
eğitimi içerisinde önemli bir yeri olan milli park eğitimi çalışmaları ve bu
konuda alınan mesafeyi gözler önüne sermeyi amaçlamaktadır. Buna
ilaveten çalışma; Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Park’ı ziyaretçilerine
yönelik uygulanan anket sonuçlarıyla desteklenmiştir. Bu kapsamda
uygulama alanı olarak Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı’nın seçilmesi
ise Türkiye’nin en çok ziyaretçi çeken milli parkı olmasından
kaynaklanmaktadır. Araştırmada nitel (literatür taraması) ve taramaya
(survey) dayalı betimsel araştırma yöntemleri kullanılmıştır. Çalışmada,
araştırma amacına uygun olarak geliştirilen anketler veri toplama aracı
olarak kullanılmıştır. Araştırmada milli parkı ziyaret eden toplam 256
ziyaretçiye uygulanan anketlerden elde edilen veriler, çeşitli istatistiksel
yöntem (t-testi, ANOVA, Korelasyon Analizi) aracılıyla çözümlenmiştir.
Araştırma sonucunda ziyaretçilere ait çeşitli değişkenlerden eğitim, yaş
seviyeleri ve ziyaret etme sıklıkları gibi değişkenlerin araştırmayı
denetleyen başlıca değişkenler olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Araştırma
sonucunda milli park ziyaretçilerinin Milli park eğitimi bakımından gerekli
bilinç, tutum ve davranışa sahip olmadıkları sonucuna varılmaktadır