Bilim alanında hizmet etmiş Endülüslü Müslüman alimler hakkında araştırma yaparak bilime olan katkılarını belirtiniz.(sadece bilime olan katkıları)

 Lütfen sadece bilime katkıları olsun aciil şimdi lazım acill

 


Cevap :

Abbas Kasım İbn Firnas
Tarihî kaynaklar Wright Kardeşler'den 1023 yıl öncesine rastlamaktadır
İbn Firnas'da birçok alanda çalıştı, el-Makata adlı saati tasarladı
Kumdan cam imalatını icad etti ve ayrıca kaya kristallerini kesme yöntemini geliştirdi O zamana kadar sadece Mısırlılar kristal kesmeyi biliyordu Bundan sonra, İspanya Mısır'dan kuartz ihracını bıraktı
Plenatarium da yapmıştı Bilgin bu cihazla yıldızlarla birlikte bulutu ve şimşekleri de inceliyordu
Ünlü bilgin ayrıca kendisine has metodlarla bir kısım taşlardan mükemmel cam imal etme usûlünü keşfetmiş, cam sanayiinin de öncüsü olmuştu
Ayrıca düzeltme kabiliyeti olan camı keşfederek gözlüğün mucidi olduğu kabul edilir
Bilgin İbn-i Firnas'ın aynı zamanda İslâm musıkîsinin İspanya'da topluma mal edilmesini sağlamıştır
Abbas Ibn Firnas Krateri diye isimlendirildi

İbn Rüşd
İbn Rüşd ( Fas'ta öldü
İbn Rüşt en çok Avrupa'da Aristo'nun eserlerinin birkaç tercümesinden başkası yoktu ve bunlar da din adamlarınca rağbet görüp, incelenmiyorlardı Batı'da Aristo'nun mirasının yeniden keşfedilmesi, İbn Rüşt'ün eserlerinin 12 yüzyıl başlarında Latince'ye tercümesiyle başlamıştır
İbn Rüşt'ün Aristo üzerine çalışmaları otuz yıllık bir dönemi kapsar ve bu dönem içinde, erişemediği "Politika" dışında bütün eserlerine şerhler yazmıştır Eserlerinin İbranice tercümeleri de, Endülüs'teki serbest düşünce hayatının gurubunu işaret etmiştir

İbn-i Cübeyr
Gerçek adı; Ebul'l Hüseyn Muhammed İbni Ahmed İbni Cübeyr El-Kinani Ortaçağ Granada valisinin nezninde katiplik yaptığı bilinmektedir
Ebü Cafer Ahmet el-Kuday eşlik etti

İbn-i Tufeyl
Latin dünyasında Abubacer olarak da bilinir Tanınmış İslam filozoflarındandır
Fas'da vefat etti
Dünya da felsefi romanın ilk örneği ve ilk “robinsonad” olan Hayy bin Yakzan, 14 yüzyıldan başlayarak dünyanın bütün belli başlı dillerine çevrilmiş, başta Robinson Crusoe’nun yazarı Daniel Defoe olmak üzere birçok Batılı sanatçı ve düşünürü etkilemiştir İbn Tufeyl’in yaşadığı dönemde (12 yy) özellikle Endülüs’te pozitif bilimlerin yanında beşeri bilimler oldukça ilerlemişti Ortaçağ Hıristiyan batı dünyasının aksine İslam-Endülüs toplumunda bilimsel bilgilerin Kur’an la uyuşacağına dair bir inanç vardı Bu nedenle Endülüs’te gayri müslimlerin bilime olan katkılarına sırt çevrilmemekle birlikte Kur’an da ki hakikatler çerçevesinde bilime katkılar yapılıyordu Özellikle tasavvuf alanında oldukça ilerlemiş olan Endülüs toplumu İbn Harabi, İbn Rüşt, İbn Tufeyl gibi mutasavvıflar yetiştirmiş ve bunların görüşlerinin etkisinde kalmıştır Filozofların temel kaynağı olan Kur’an-ı Kerim e göre Allah’ın ilk yaratığı, yaratığın tohumu olan “akıl”; son yaratığı ise bu tohumun sahibi olan “insan” dır Yaratığın amacı insandır ve insanda ruhun erdemi nedeniyle insandırİnsan vücuduyla maddi dünyaya ruhi ile de manevi dünyaya bağlıdır İnsan, yeryüzünde Allah’ın temsilcisidir ve yaratılmış her şey insanın kullanımına tabii kılınmıştır Bu temsilciliğin sorumluluğu da bütün insanlığa aittir Bütün insanlık; her insanın kendisinde mevcut potansiyele ve olanakları harekete geçirmek ve onarlı gerçekleştirmek fırsatına sahip olduğunu göstermek gibi bir kolektif sorumluluk altındadır

Öğrenmenin gizini keşfetti İnsanin öğrenme sürecinin ve çocuklara özgü, sevimli ancak mantığa aykırıymış gibi görünen kavramların ardındaki giz perdesini araladı.

Felsefe ve ruhbilimin öncülerinden sayılan İsviçreli bilim adamı Jean Piaget meslek yaşamının büyük bir bölümünü çocukları dinleyip, gözleyerek ve dünyanın her kösesinden bilim adamlarının aynı konuda hazırladıkları bilimsel yayınları inceleyerek geçirdi. Piaget sonuçta; çocukların, yetişkinlerden çok farklı düşündüklerini ortaya koydu.

Kendilerini ancak dile getirebilen binlerce çocukla yaptığı görüşmelerden sonra, Piaget söz konusu yaş grubunun dışa vurdukları şirin, ancak mantığa aykırıymış gibi gelen görüşlerinin ardında kendilerine özgü bir düzen ve mantığı olan düşünce süreçlerinin yatabileceği sonucuna vardı. Einstein bunu, “yalnızca bir dahinin akıl erdirebileceği basitlikte bir buluş” olarak nitelendirdi. Piaget’nin ortaya attığı görüş, zekânın özünde yatan işlevlere yeni bir pencere açtı.

KATKILARI

10 yaşında yayımladığı ilk bilimsel raporundan 84 yasında ölümüne dek uzanan, yaklaşık 75 yıllık yoğun bir araştırma süreci sonunda Piaget gelişimsel ruhbilim, bilişsel kuram ve genetik bilgi kuramı (epistemoloji) adı verilen birçok yeni bilim dalının gelişmesine katkıda bulundu.