Cevap :
Babiller hakkında bilgi
Mezopotamya’nın güneydoğusunda, Fırat ve Dicle Irmakları arasında kalan bölgede, bugünkü Irak’ın güneyinde uzanan, antik döneme ait eski bir uygarlık. M.Ö. 2000 ile M.Ö. 1000 yılları arasında etkin olan Babil uygarlığının başkenti, aynı adı taşıyan Babil kentiydi. Babil uygarlığı, M.Ö. 4000 yıllarından başlayarak gelişen tüm kültürlerin özelliklerini taşıyordu.
Mezopotamya bölgesi, M.Ö. 1850 yılında bir kısmı Sümerlere ve bir kısmı da Akadlara ait olmak üzere ikiye bölünmüştü. Bu dönemde Sümerler ve Akadlar, bölgede zengin bir kültür yarattılar. Sümerler, ilk yazı sistemi olan çivi yazısını icat ettiler ve bilinen ilk hukuk kurallarını oluşturdular. Bunun yanında, çömlekçi çarkını, yelkenli tekneyi ve sabanı icat ettiler. Bütün batı uygarlığını etkileyen edebî, müzikal ve mimarî eserleri yaratanlar da Sümerlerdi.
Sümerler ve Akadlardan sonra bölgeye hâkim olan Amoriler de bu kültür mirasını sahiplendi ve Babil kenti Dicle-Fırat bölgesinin siyasî ve ticarî merkezi konumuna geldi. Ardından, Güney Mezopotamya ve Asur ülkesini içine alan büyük Babil İmparatorluğu oluştu. İlk Babil hanedanının krallarından biri olan Hammurabi, kent devletleri arasında birlik sağladı, ünlü yasalarını uygulamaya koydu, bilim ve teknolojide ilerleme kaydedilmesini sağladı.
Hammurabi öldükten sonra, Babil uygarlığı gücünü yitirmeye başladı. Babil uygarlığı kısa sürede, Hitit, Asur, Elâm gibi birçok krallığın egemenliği altına girdi. Sürekli el değiştiren Babil, Kaldeli önderlerinden Nabopolassar tarafından başkent ilân edildi. Nabopolassar’ın oğlu II. Nabukadnezar, Babil’de görkemli asma bahçeler kurup Marduk tapınağıyla Zigguratı yeniden inşa ederek, Babil’e yaşam verdi. Babil, M.Ö. 539 yılında Persler tarafından işgal edildi ve bu işgalin ardından bir daha bağımsızlığına kavuşamadı.
Babil, M.Ö. 331 yılında Büyük İskender’in yönetimine geçti. İskender, Babil’i başkent yapmayı düşünüyordu; ama bu düşüncesini gerçekleştiremeden öldü. İskender’in ölümünden sonra Babil İmparatorluğu da sona erdi. Böylece, tarihin en büyük imparatorluklarından biri olan Babil İmparatorluğu devri kapanmış oldu. Babil’liler, çeşitli sülâlelerin idaresi altında Mezopotamyanın bu bölgesinde egemen olmuşlardır. Kaynaklara göre Babilde 31 kral sülâlesi gelmiştir. Bunlardan en önemlileri, içinde Hamubinin bulunduğu sülâlesi ile Kas hanedanı denilen III. Babil sülâlesi ve Yeni Babil sülâlesidir.
Birinci Babil sülâlesinin kurduğu birinci Babil devleti, M.Ö. 2105 – 1806 yıllarında Babil devleti, M.Ö. 2105 – 1806 yıllarında Babil ve çevresinde egemen olmuştur. Sülâlenin kurucusu Samu Abum (Zin Mobolit) dur. En kudretli hükümdarı Hammurabidir. Altıncı hükümdar olan Hammurabi zamanında Birinci Babil devleti çok kuvvetlenmiş ve en parlak zamanlarını yaşamıştır. Hammurabi; Kaide şehirlerini, Elâmı, kuzeydeki Asur ülkelerini egemenliği altına almış, Mezopotamyada siyasî bir birlik kurmağa muvaffak olmuştur. Hammurabi, zapt ettiği şehirlere güvendiği valiler yerleştirerek iyi bir idareci olduğunu göstermiş, kurduğu sağlam temellerle Birinci Babil devletinin ölümünden sonra yüz yıl daha devam etmesini sağlamıştır. Hammurabi, aynı zamanda Sümer ve Akadların kullandığı töre ve yasaları, eski fermanları toplayarak, zamanının ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş, meydana getirdiği “Hammurabi Kanunları” ile ilk kanun kurucusu olarak ün salmıştır.
Hammurabinin ölümünden sonra Birinci Babil devleti yavaş yavaş kudretten düşmüş ve 1806 yılında Doğu Anadoludan inen Hititlerin akınları altında bu sülâle son bulmuştur.
Hititlerin Babil üzerindeki bu egemenliği fazla devam etmemiş, Kaşların kurduğu üçüncü Babil sülâlesi Babilde beş yüzyıldan fazla bir zaman (M.Ö. 1750 – 1174) egemen olmuştur.
Ön-Asya tarihinde silik kalan bu sülâle, Asurluların saldırısı karşısında son bulmuştur.
Babiller, Mezopotamya'da yaşamış bir halk. Babil, adını aldığı Babylon Kenti etrafında kurulmuş, Mezopotamya'da kurulmuş kadim bir imparatorluktur. Babil'in merkezi bugünkü Irak'ın El Hilla kasabası üzerinde yer almaktadır. Kuzey Babil Devleti ise, Şırnak ilinin İdil ilçesi güneyinde Babil köyünde kurulmuştur.
Babilliler, çeşitli sülalelerin idaresi altında Mezopotamya'nın bu bölgesinde egemen olmuşlardır. Kaynaklara göre Babil'de 31 kral sülalesi gelmiştir. Bunlardan en önemlileri, içinde Hamubi'nin bulunduğu sülale ile, Kas hanedanı denilen III. Babil sülalesi ve Yeni Babil sülalesidir.
Birinci Babil sülalesinin kurduğu birinci Babil devleti, M.Ö. 2105 - 1806 yıllarında Babil devleti, M.Ö. 2105 - 1806 yıllarında Babil ve çevresinde egemen olmuştur. Sülalenin kurucusu Samu Abum (Zin Mobolit) dur. En kudretli hükümdarı Hammurabi'dir. Altıncı hükümdar olan Hammurabi zamanında Birinci Babil devleti çok kuvvetlenmiş ve en parlak zamanlarını yaşamıştır.
Hammurabi; Kaide şehirlerini, Elam'ı, kuzeydeki Asur ülkelerini egemenliği altına almış, Mezopotamya'da siyasî bir birlik kurmağa muvaffak olmuştur. Hammurabi, zapt ettiği şehirlere güvendiği valiler yerleştirerek iyi bir idareci olduğunu göstermiş, kurduğu sağlam temellerle Birinci Babil devletinin ölümünden sonra yüz yıl daha devam etmesini sağlamıştır. Hammurabi, aynı zamanda Sümer ve Akad'ların kullandığı töre ve yasaları, eski fermanları toplayarak, zamanının ihtiyaçlarına göre düzenlenmiş, meydana getirdiği Hammurabi Kanunları ile ilk kanun kurucusu olarak ün salmıştır.
Hammurabi'nin ölümünden sonra
Birinci Babil devleti yavaş yavaş kudretten düşmüş ve 1806 yılında Doğu Anadoludan inen Hitit'lerin akınları altında bu sülale son bulmuştur.
Hititlerin Babil üzerindeki bu egemenliği fazla devam etmemiş, Kaş'ların kurduğu üçüncü Babil sülalesi Babil'de beş yüzyıldan fazla bir zaman (M.Ö. 1750 - 1174) egemen olmuştur.
Ön-Asya tarihinde silik kalan bu sülale, Asur'luların saldırısı karşısında son bulmuştur.
Asur egemenliğinin,
Med kralı Keyakir tarafından ortadan kaldırılması üzerine Babil valisi Nabupolassar (Nabu apal-sur) tarafından M.Ö. 612 yılında Yeni Babil sülalesi kurulmuştur. Bu sülalenin kurduğu Yeni Babil devleti kısa zamanda genişlemiştir.Nabupolassar, Med Kralı ile anlaşarak Minova şehrini zapt etmiş, Suriye - Filistin ve Mısır'a akınlarda bulunmuştur. Oğlu Buhtunnasır (Nabukadnezar) Suriye ve Filistin'i egemenliği altına almış, Mısır ordusunu yenilgiye uğratmıştır. Fakat sonradan gelen krallar, devletin bu üstünlüğünü devam ettirememişler ve Yeni Babil devleti M.Ö. 338 yılında Pers hükümdarı Kyros tarafından ortadan kaldırılmıştır.
Babilliler'in yazılı kitapları bugüne kadar ele geçmediğinden, kurdukları medeniyet hakkında edinilen fikir, sadece tarihî söylentilere, mimarlık eserlerinin kalıntılarına ve yazıtlara göre verilmiş hükümlerden ibarettir. Yalnız esir edilerek Babil'e götürülen İsrailliler, orada öğrendikleri Babil diliyle Tevrat ve daha başka kutsal kitaplar gibi eserler bıraktılar, İbranî yazısıyla yazılmış olan bu eserlere bakarak Babil dili hakkında bir fikir edinilebilmektedir. Bu kitapların İbranî yazısıyla Süryanî ve Arap dillerindeki çevirileri karşılaştırılınca bu diller arasında yakınlık bulunduğu görülür.