Cevap :
Dilin düşünce ile etkileşimi göz önüne alındığında, dilde oluşabilecek kirlenme zaman içinde millî kültür yapısını da bozabilecektir. Dilde meydana gelen kirlenmeye yabancı dillerden dilimize giren çok sayıda sözcük ve dilimizin yanlış kullanımı neden olmaktadır. Yabancı sözcükler dilbilimin öngördüğü incelemeden geçirilmeden kullanılmamalıdır. Bu sözcüklerin yerine Türkçe karşılığı olanların kullanılmasına özen gösterilmelidir.
Günümüzde gelişen teknoloji ile uzaklar yakın olmakta, pek çok eylem iletişim araçlarıyla gerçekleştirilebilmektedir. Bu araçları kullanırken gereksinim duyacağımız en önemli araç dildir. Dili doğru kullanmak, insanlar arasındaki iletişimi kolaylaştıracak, aynı zamanda millî kimlik ve kültürümüzün korunmasına katkı sağlayacaktır.
I. Dil Kirliliği
A/ Konuşma dilinde melezleşme
Ulusal diller üzerinde yabancı dillerin etkisi olması doğaldır. Özellikle toplumlar
arası ilişkilerin artması, diller üzerinde de "melezleştirici" etkilerin ortaya çıkmasına
yol açar. 19. yüzyıl sonlarında yazılmış büyük Rus romanlarında Tolstoy,
Dostoevsky, Turgenyev gibi yazarların, Rus toplumunda okumuş yazmışların
Fransızca kullanmaya düşkünlüklerini çarpıcı biçimde işledikleri bilinir. Ülkemizde 20.
yüzyılın ilk yarısında Fransızca'nın, daha sonra ise İngilizce'nin "okumuş kesim"
tarafından gittikçe artan düzeyde dile sokulduğu bilinmektedir.
1980'lerden sonra ise yalnızca "okumuş kesim"in dili ile kısıtlı kalmayan,
sokağa da uzanan bir olgu dikkat çekmektedir. Dükkan ve eğlence yerlerinin
isimleriyle başlayan yabancı sözcük ve yabancı yazım salgını gençlerin günlük
konuşmalarında da yansımakta, dilde kirlenme gittikçe daha fazla dikkat çekici
boyutlara ulaşmaktadır. Bu olguya kısaca "sokak dilindeki yabancılaşma" diyebiliriz.
"Okumuş kesim", konuşma dilinde yabancı sözcükler kullanırken, genellikle,
sıradan insandan daha farklı, daha "derin", daha "üstün" bir düşünce düzeyini,
ayrıntılı, ince farklara daha fazla özen gösteren bir iletişim çabasını vurgular. Bu
çabanın kendi dilimizle karşılanıp karşılanamayacağı bir yana, yabancı dilin bu
amaçla kullanılmasının, kendi dilimizi geliştirmeye yaramadığı açıktır.